Klasik Yunan Mitolojisi - Şefik Can Dünya üzerinde hayat başladıktan milyonlarca sene sonra, varlıkların en güzeli, en şereflisi, en mükemmeli olan insan yaratıldı. İnsanlar yeryüzünde görülüp ve düşünmeye ve hayal kurmaya başladıkları zamanlarda kâinatı ve kendilerini yaratan tanrıyı aramışlardır. Esasen insan yaradılışı itibariyle yaradanı aramak fıtratında halkedilmiştir. Henüz ilmin ışık tutamadığı ve tarihin kaydedemediği, mazinin o karanlık devirlerinde insan, Tanrısını bazen güneşte, bazen yıldızda, bazen denizde, bazen ateşte aramış ve kendi aklınca bulmuş sanarak temsilî heykelini yapmış, mabedini inşa etmiş ve ona tapmıştır. Şu bir gerçek olaydır ki, mağaralarda yaşayan en iptidai insandan, atom devrinin en mütekâmil insanına gelinceye kadar “insanlık” hiçbir zaman Tanrısız kalmamış ve Tanrısız yaşamamıştır. Tanrıya inanmadığını sandığı, daha doğrusu Tanrısını inkâr ettiği zamanlarda bile, insan, sadece Tanrısını değiştirmiştir, yani bir inancı bırakmış, başka bir inanca sarılmıştır. Dün inandığını bugün inkâr ederken, zavallı, bir mabetten yeni bir mabede girdiğinin farkına varmamış, inkârın da bir iman olduğunu anlayamamıştır. Eski Yunanlıların inandıkları tanrı, tanrıça ve kahramanların hayat ve maceralarından bahseden Mitoloji''yi okurken, insanoğlunun, kendini yaratan Tanrısını, arama ve bulma hususunda yüzyıllar boyunca ne hayaller kurduğunu, ne gayretler sarfettiğini göreceğiz. Truva filmini hatırlarsınız. Daha doğrusu ‘Troy’ demek gerekir. Ne de olsa, gösterime girene kadar ülkemizde ‘Truva’ olarak anılırken, birden ‘Troy’ denmeye başlanmıştı… Bu da sinemanın etkisi olsa gerek! Hollywood’un mitolojiyi birçok insana yeniden hatırlatan pahalı ve ünlü oyuncu kadrolu filmi, 2000’li yıllarda sinema sektörünün mitolojiye yeniden yönelmesini sağladığı bile söylenebilir. Şöyle bir hatırladığımızda; 300’de gerçekle mitoloji bir arada kullanılmıştı. 2010 yapımı Titanların Savaşı (Clash of Titans) ve 2011 yapımı (geçtiğimiz hafta gösterime giren) Immortals-Ölümzsüzler; sırasıyla Perseus ve Theseus’un hikâyelerini anlatıyor. Televizyon yapımlarını burada saymaya bile gerek yok. Başta büyük ozan Homeros sağolsun, mitoloji var oldukça dünyada sinema ve edebiyat konusuz kalmayacak… Hazır bu kadar mitolojiden dem vurmuşken, iki önemli kitaptan söz etmek gerek. Birincisi bazılarımızın Mesnevî Şerhi ile daha yakından tanıdığı Şefik Can’ın ‘Klasik Yunan Mitolojisi’. Azra Erhat’ın Mitoloji Sözlüğü’nden sonra Türkçedeki en yetkin mitoloji çalışmalarından ve kaynaklarından birisidir Şefik Can’ın kitabı. Önce, Mitlerin nasıl doğduğunu anlattığı kitabında daha sonra Tanrıların ve insanın yaradılışını anlatır Şefik Can. Sonra sırasıyla Büyük Tanrılar’ı, Büyük Kahramanlar’ı ve Truva Savaşı’nın Kahramanları’nı tüm detaylarıyla anlatır. Homeros’a ilaveten, mitolojik hikâyeleri anlatan diğer ozanlardan referanslarla doludur kitabı. Şefik Can’ın bu kıymetli araştırması yenilenmiş baskısıyla, herkesin kitaplığında bulunması gereken kitaplardan biridir. Milbourne ve Stowell ikilisinin, bütün mitolojik olayları ‘hikâye’ şeklinde anlattıkları ‘YUnan Mitolojisi’; Simona Bursi, Elena Temporin, Petra Brown tarafından desenlenmiş. Homeros gibi büyük ozanların veya ünlü araştırmacıların anlattığı olayları, savaşları, kahramanlıkları uzunlu kısalı hikâyeler şeklinde anlatan ikili, 7’den 70’e herkesin eğlenerek okuyacakları bir kitaba imza atmışlar. Sıralama olarak çok farklı olmasa da, ikinci bölümü oluşturan ‘Yunan Mitolojisinde Kim Kimdir’ bölümü ve haritalar kitabın önemli artılarından. Önümüzdeki yıllarda, sinemaya uyarlanması muhtemel, etkileyici mitolojik hikâyeleri şimdiden okumak ve bilmek için, iki kitap. Çağlayan Çevik Bir Paragraf
Dönem içi en ucuz fiyat: 1 Ocak 2022 tarihinde 90
Dönem içi en pahalı fiyat: 26 Haziran 2024 tarihinde 476
Fiyat Arşivi internetteki fiyatları toplayıp önünüze getirir. Çeşitli satıcılardaki fiyat geçmişlerini görüp en ucuz fiyatları bulmanızı sağlar. Sitede herhangi bir ürün satışı yapılmamaktadır. Her türlü görüş, destek ve önerileriniz içiniletisim@fiyatarsivi.com